ZEYTİNYAĞI GERÇEKLERİ

Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü tarafından, zeytinde verim ve kaliteyi arttırmak amacıyla düzenlenen "Zeytin ve Zeytinyağı Çalıştayı" geçenlerde Edremit´te düzenlendi.
Güre´deki çalıştayda Türkiye´nin hatta dünyanın en güzel zeytinyağının Balıkesir´de üretildiğini belirten Vali Yazıcı, bu çalıştay sonunda Türkiye´deki zeytin ve zeytinyağı üretiminin sadece miktarı değil, özellikle kalitesi, zeytinin dünyada kapladığı alanın, ticari hacminin arttırılması adına güzel şeyler ortaya çıkaracağına inandığını ve istenirse zeytinyağında bölgemiz için dünyanın bir numarası olabileceği şeklindeki sözlerine katılmamak mümkün değil. Çalıştayda verilen bilgilere göre; 4 bin ton civarında sofralık zeytin üretimi yapılan Balıkesir´de, 200 bin tonluk Türkiye zeytinyağı rekoltesinin yüzde 12´sini karşılanıyor. Sofralık zeytinde akla Erdek, yağlık zeytinyağda da Edremit geliyor. Söylenenlerin hepsi doğru. Sadece ülkemizin değil, dünyanın en iyi sofralık zeytinleri ile zeytinyağı ülkemizde yetişiyor. Çalıştay kaç saat devam etti bilmiyorum ama zeytin ve zeytinyağı haklı olarak övülürken acaba biz gereken özeni gösteriyor muyuz? Mesela, sahte zeytinyağlarla mücadele için bir şey söylendi mi? Piyasada yeteri kadar ve etkili bir denetim yapılyor mu? Çalıştayda konuşulanları takip ederken yıllar öncesine gittim. 9 Ekim 1990 tarihinde İstanbul Ticaret Odası´nın İstanbul´da düzenlediği ? Zeytin ve Zeytinyağı Semineri?ne, Burhaniye ve Edremit´teki toplantılara Bandırma Ticaret Odası temsilcisi olarak katıldım. Oralarda da tıpkı Edremit´deki son çalıştayda olduğu gibi zeytin ve zeytinyağı, tabi haklı olarak nerdeyse sabahtan akşama kadar övüle övüle bitirilemedi. Sonunda, özellikle madem ki çok kaliteli zeytinyağımız var bu takdirde neden az tüketiliyor, diye soruldu ve tüketim azlığından şikâyet edildi. O yıl tüketim kişi başına 1,5 Kg? 27 yıl sonra bile hala 2 kilograma ulaşmış değiliz? Halbuki İtalya, İspanya, Yunanistan gibi ülkelerde ortalama 12 kg.,. Ürdün, Lübnan ve Tunus´ta bile kişi başı 3 kg. ?Türkiye´de neden az tüketiliyor? un cevabı salonda bulunan tanınmış marka üretici yağ sanayicilerindeydi. Konuşmamda; Türkiye´de hem ayçiçek yağı, hem margarin ve hem de zeytinyağı üreten firmaların hep ayçiçeği ve margarin reklamlarını yaptıklarını buna rağmen zeytinyağı reklamlarına neden hiç yer vermediklerini sordum ve sahte zeytinyağlarla gereken etkili denetimlerin de yapılmadığını söyledim. Zeytinyağının o muhteşem özellikleri seminer boyunca öve öve bitirilemedi; ama bu övgüyü sadece seminere katılanlara söylenmiş oldu. Yani biz söyledik biz dinledik! Konuşmam bittikten sonra ünlü bir yağ üretici firma yetkilisi (Komili) haklı olduğumu, zeytinyağı reklamlarına da gireceklerini söyledi. Gerçekten sözünde durdu ve bazı dergi ve gazetelerde zeytinyağıyla ilgili çok güzel reklamlar yer aldı. Zamanla zeytinyağı reklamları arttıkça ürün satışlarında belirgin bir artış oldu. Bugün ise tüketim istenilen seviyede olmamasının bir önemli nedeni de piyasada zeytinyağı ambalajı içinde rahatça satılan gerçek natürel zeytinyağı olmayan yağlardır. Zaman zaman Bakanlık açıklıyor bu sahtekârları ama çok yetersiz kalıyor. Para cezası yanında hapis cezası da olmalı. Bugün piyasada kaliteli natürel sızma zeytinyağlar asit ve kalitesine göre perakende kilogramı 20 ile 30 lira arasında satılırken 12 liradan satılan yağlar gerçek sızma natürel zeytinyağı olabilir mi?... Hesabını varın siz yapın?