Ne denli elverişsiz ortam ve koşullar içinde bulunsak da, umutlarımız yaşatır bizi
Nâzım Hikmet, "Umuda bin kurşun sıksa ölüm/Unutma, umuda kurşun işlemez gülüm" diyor.
Mutluluk, sizinle kendiniz arasında bir sorundur. Mutlu olmak için umutlarınızı hep taze tutmak ve uğraş vermek zorundasınız. Mutluluğa, yalnızca iş, para ve aşkla da ulaşılmaz. Mutluluğu yakalamak, bilinçli bir çabayı da gerektirir, aynı zamanda
Nuriye Dündar, "Eylül Dokunuşları" isimli kitabındaki bir şiirinde şöyle diyor:
"Bazen alabora olur umut yüklü
Tüm gemilerimiz
Bazen okyanuslara yelken açar sevgimiz
Kimi zaman sığ sular kadar dinginiz
Kimi zaman kabaran dalgalar gibi öfkemiz
Her şey, bizim için
Çünkü insanız biz"
Kendinize ne denli dikkat ederseniz edin, yaşınız ne olursa olsun, bir gün ölüm, sizin de kapınızı çalacaktır. Belki de aniden
Öyleyse yapılacak tek iş var: Yaşama tutunmak! Yaşamdan zevk almak! Yaşarken yaşamak! Çünkü yaşam biriktirilmez! Hep harcamak gerekir!
Tek bir hayatımız var ve bir gün sona eriyor. Onun her dakikasını değerlendirmek gerekmez mi?
Mutlu olmak için yapılması gerekenlerin başında şunlar geliyor: Gerçekten görmek
Yaşamaktan vazgeçmemek
Küçük şeyler için yakınmamak
Nâzım Hikmet, şöyle diyor:
"En güzel deniz,
henüz gidilmemiş olandır
En güzel çocuk,
henüz büyümedi
En güzel günlerimiz
henüz yaşamadıklarımız
Ve sana söylemek istediğim en güzel söz,
henüz söylememiş olduğum sözdür"