MUHACİR VE ENSAR

Muhacir, hicret eden demek. Ensar da yardım eden. ?Hicret, Muhacir ve Ensar´ kavramları İslâm tarihinde ve kültürümüzde özel anlam ifade eder.
Hicret, göç etmek anlamında ise de özel olarak Peygamberimiz ve ashabının Mekke´den Medine´ye göç etmesine denilir. Mekkeli inkârcıların zulmü artınca ve artık İslâm´ı yaşama imkânı kalmayınca peygamberimiz Müslümanlar için daha elverişli olan yaşam alanları arayışına girdi. Önce Taif´e gitti. Tarifliler İslâm´ı kabul etmeyince ilk hicret Habeşistan´a gerçekleşti. Hıristiyan Necâşi´nin hükümdar olduğu bu yerde insanlara iyi davranılıyordu.
Daha sonra ise Medine konumu bakımından Müslümanlar için en uygun hicret yurdu oldu. Hicret öncesi Peygamberimiz hac mevsimlerinde Medine´den gelen insanlarla diyalog kurdu. Onlarla görüşmeler yaptı. Medine´yi hicrete hazırladı. Medine´ye hicret izni Yüce Allah tarafından verilince yola çıkıldı.
Hicret, zor bir eylemdi. Doğduğunuz ve bütün varlığınızın bulunduğu yerden çıkıp gitmekti. Hicret, vaz geçişti. Hicret, fedakârlıktı. Allah için, din uğruna, peygamber aşkıyla yola çıkmaktı. İlk Müslümanlar bu ağır sınavı verdiler.
Miladi 622 yılında Peygamberimizin peygamberliğinin 13.yılında hicret edildi. Allah hicret edenlerden razı olduğunu haber verecekti.
Büyük dramlar yaşandı hicret esnasında. Hastalanıp vefat edenler oldu. Ailesi bölünenler oldu. Ama dini yaşama ve yayma uğruna bir çıkış yolu olan Medine´ye gidilecekti.
Peygamberimiz Hz. Muhammed(sav) de çok iyi hazırlanmış bir planla yola çıktı. Muhacir oldu âlemlere rahmet efendimiz(sav).
Medine´ye göç eden sahabe efendilerimiz evsiz-barksız, yurtsuz, parasız-pulsuz kalmışlardı. Mekke´de bırakmışlardı her şeylerini. Aralarında zengin olanlar vardı ama Mekkeli inkârcıların zulmünden kaçarken hepsi geride kalmıştı.
Medine´nin havası da ilk önce etkiledi onları. Hastalandılar. Allah Rasülü dua etti onlar için.
Ve Medine´de dünya tarihinde örneğine rastlanmayan bir olay gerçekleşti. İslâm´ın ve peygamberimizin üstünlüğünü ve mükemmelliğini gösteren KARDEŞLEŞTİRME (Muâhât) yapıldı.
Mekke´den göç eden her bir muhacir ile Medineli bir ensar Müslümanın kardeş ilen edilmesi. Bu, bütün yeryüzü kalıplarını yıkan, zihinleri durduran bir devrimdi. Aralarında kan bağı ve daha önce hiçbir bağ bulunmayan kimselerin arasında İslâm kardeşliği sebebiyle öz kardeşlikten öteye yakınlık kurulması.
Ensar idi bu kardeşliğin ikinci failleri. Mekke´den gelenlere gönüllerini, evlerini açan; bütün varlıklarını paylaşan, zenginliklerine ortak eden ensar(yardım eden). Kendileri ihtiyaç içinde bile olsa sofrasını paylaşan ensar.
İki evi varsa birini muhacir kardeşine verdi ensar. İki hurmalığı varsa birini vermek istedi. Malını miras bıraktı muhacire. Onun için Allah Rasülü ?Eğer hicret olmasaydı ben ensar olurdum.? dedi. Ensar´a dua buyurdu. Ensar´a hoşgörülü olun dedi. Yöneticilere Ensar´a toleranslı davranmalarını öğütledi. Ensar´a ?Sizler benim en sevdiğim insanlardansınız? dedi.
Bütün zamanlarda dinleri uğruna muhacir olmanın faziletini ve ensar olmanın erdemini öğrendik biz de onlardan. Selâm olsun Ensar´a ve Muhacir´e.