Bazı meslekler ayrıcalıklıdır. Bu mesleklerin ayrıcalığı, doğrudan doğruya insana hitap etmesinden gelir. Buna paralel olarak doktorluk, hukuk ve öğretmenlik gibi eğitimle ilgili meslekler de, doğru ve dürüst yapıldığında, ilkeler ve kurallara uyulduğunda dünyanın en erdemli işleridir. Gazetecilik de, bu mesleklerden biridir. Bu nedenle gazeteciler, insanlara bire bir güncel bilgileri aktarmak durumundadır. Bir yaşam biçimi olarak algılanması gereken gazetecilik, sorumluluk bilinci içinde gerçekleştirilmelidir.
Sağlık, öğretmenlik ve yargı meslekleri gibi gazetecilik de, baskılara göğüs gerip, doğru ve dürüst servisle yapıldığında, dünyanın en erdemli mesleklerindendir. Gazetecilik, temas ve mesafe mesleğidir.
Başta gazetecilik anıları olmak üzere anı kitaplarını okumayı seviyorum. Tabii ki anılar, doğru şekilde, olaylar çarpıtılmadan kaleme alınırlarsa
Eğer bu niteliği taşırlarsa, dönemlerine ışık tutan çok önemli kaynakları oluştururlar. Anılar, gerçekleri yansıtmaz ve çarpıtılırlarsa, hiçbir değeri kalmaz.
Erdek`e bağlı Ocaklar beldesinde 1980 yılından bu yana yaşayan, Türk Sineması`nın tanınmış karakter oyuncusu Ahmet Mekin`e, bir röportajım sırasında, anılarını yazmayı düşünüp düşünmediğini sormuştum. Yeşilçam`a damgasını vuran Mekin, şöyle yanıtlamıştı:
"Anılarımı yazmayı asla düşünmüyorum. Çünkü kimseyi üzmek istemiyorum."
Ahmet Mekin`e hak veriyorum. Çünkü, bir ömür verdiği sinemada anılarını gerçekçi biçimde kaleme alsa, elbette ki, yazılanlardan mutlu olanlar da bulunacak, olmayanlar da
Bazı anılar ise şu anda yaşamda bulunmayan kişileri de ilgilendireceği için onların yanıt verme hakkı da yok. Kısacası anı kitabı yazmak, anılarını kaleme alanlar açısından zor ve riskli. Eğer kitabınızda, yaşadıklarınızı, tanık olduklarınızı hiç çarpıtmadan kaleme alırsanız, anılarınızda isimleri, olumsuzluklar içinde yer alan kişiler ve yakınlarının tepkileriyle karşılaşmanız kaçınılmazdır.
Ancak şu gerçeğin de altını bir kez daha çizelim. Anılar, eğer doğru şekilde kaleme alınırlarsa, dönemlerine ışık tutan çok önemli kaynakları oluştururlar. Gerçekçilikten uzak anı kitapları ise ne yazana katkı sağlar, ne de geleceğe pencere açar.
İşte bu nedenlerle gerçekçi anı kitaplarını çok seviyorum.
